“İnsanlara rahatsızlık veren olaylar değil, olaylara verdikleri anlamlardır.”
Epictetus
Bireyin düşüncelerinin kendisini nasıl hissettiği ve nasıl davranacağını önemli ölçüde etkilediği anlayışından hareket eden Albert Ellis, bilişsel davranışçı yaklaşımın kurucusu olarak kabul edilmektedir. Bilişsel davranışçı yaklaşımda davranışların nedeni olayların kendisi değil, bireyin bu olaylara ilişkin beklentileri ve algılarıdır.
Araştırmalar davranışların belirlenmesinde duygu, düşünce ve dürtülerin önemli rol oynadığını göstermektedir. Herhangi bir durumda kendisiyle ilgili olumsuz içsel önermelere sahip olan ve kendisini yetersiz gören bir birey, korku ve kaygı içine girer. Korku ve kaygı, motivasyonu düşürerek performansı olumsuz yönde etkileyen duygusal engellerdir. Aynı durumda kendisiyle ilgili olumlu içsel önermelere sahip, kendine güvenen bir bireyse enerjisini kaygı ve korkuya harcamaz. Tüm potansiyeliyle hedefine odaklanır ve karşılaştığı sorunların üstesinden gelerek başarılı olur.
Düşünce, duygu ve davranış arasındaki ilişki, karşılıklıdır ve sürekli etkileşim halindedir. Olumsuz düşünceler, olumsuz duyguların ve davranışların kaynağıdır. Olumsuz düşüncelere sahip bireyin omuzları çöker, bakışları donuklaşır, ses tonu bezginleşir. Öte yandan sahip olunan düşünceler olumluysa duyguların da olumlu olması kaçınılmazdır; beden dik, ses tonu canlı, yürüyüş daha bir kendine güvenlidir. Düşünce, duygu ve davranış arasındaki oldukça güçlü olan bu etkileşim, birinde gerçekleştirilen bir değişikliğin diğerleri üzerinde domino etkisi yaratarak değişime zorlamasına neden olur.
Yaşamın her alanında karşılaşılan sorun ve rahatsızlıkların bireylerin durum ve olayları nasıl algıladığı ve yorumladığından kaynaklandığı varsayımı, koçlukta bilişsel davranışçı yaklaşımın temelini oluşturur.
• Bireyin mevcut sorunuyla ilgili olumsuz düşünceleri, duyguları ve inançları belirlenip tanımlanır.
• Bireyin özel ve iş yaşamında olumlu değişimler sağlamak için düşünce, duygu ve davranışları yeniden yapılandırılır
• Yeniden yapılandırma, bireyin kendisi ve karşılaştığı zorluklarla ilgili kendisine zarar veren düşünce ve duygularını; olumlu düşünce, duygu ve davranışlarla değiştirmesini sağlayarak gerçekleşir.
• BDK sorunları ‘şimdi ve burada’ çözme ve bir eylem planı oluşturma üzerine kurulmuş çözüm odaklı bir yaklaşımdır.
• BDK öfke yönetimi, özgüven, kararsızlık, stres yönetimi, erteleme, kaygı, sabırsızlık, zaman yönetimi, düşük motivasyon, iletişim sorunları gibi düşünce ve davranış değişikliği gerektiren durumlarda etkilidir.
• Duygusal farkındalık
BDK bireylerin duygusal farkındalığının gelişmesini ve güçlenmesini sağlar. Duygusal farkındalık kazanan birey, duygularını yöneterek düşünceleri ve davranışları üzerinde kontrol sahibi olabilmeyi öğrenir.
• Esneklik ve uyum
Bireylerin daha esnek bir bakış açışına sahip olmalarına olanak sağlar. Bireyin belirsiz ve sürekli değişen durum ve koşullara uyum becerisine dayalı olarak esneklik, bireyin duygu, düşünce ve davranışını değişen durumlara uydurabilme yeteneğidir.
• Gerçeği doğru değerlendirme
İçinde bulunulan durumla ilgili farklı bakış açıları ve farklı düşünce alternatiflerinin sunulması, bireyin aynı durumu daha gerçekçi değerlendirmesine, olumsuz düşüncelerini değiştirmesine ve faydalı davranışlar benimsemesine yardımcı olur. Gerçeği doğru değerlendirme becerisi, BDK sürecinde bireyin en önemli kazanımlarından biridir. Durumları olmasından korktuğu ya da olmasını umduğu şekilleriyle değil, gerçekten oldukları halleriyle değerlendirmeye başlar.
• Süreklilik
Bireyler mevcut sorunlarla olduğu kadar gelecekteki zorluklarla da başa çıkmalarını sağlayacak donanımlara sahip olurlar.
Bilişsel davranışçı koçluk bireyin kendine zarar veren düşüncelerini, duygularını ve inançlarını belirlemesi, tanımlaması ve değiştirmesiyle daha gerçekçi, daha olumlu ve daha verimli düşünmeye başlamasında etkili bir yaklaşımdır. Sağlıklı ve yaratıcı davranışlar geliştirilmesine yardımcı olmasının yanı sıra bireyin genel duygusal gelişimine de katkıda bulunur.
Cüceloğlu, D. (2011). İnsan ve Davranışı. İstanbul: Remzi.
Koç, S. (2006). İletişimde Ustalaşmak. İstanbul: Kuraldışı.
Okat, F. (2012). Yönetim ve Liderlik Çerçevesinde Duygusal Zeka Üzerine Bir Araştırma. İzmir: Ege Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İşletme Ana Bilim Dalı, İnsan Kaynakları Yönetimi ve Yönetim Geliştirme Yüksek Lisans Bitirme Projesi.
Spry, D. The Cognitive Behavioural Coaching Pocketbook. https://www.pocketbook.co.uk/media_mp/preview/9781906610173(Preview).pdf
Stein, S. J. ve Book H. E. (2003). EQ Duygusal Zeka ve Başarının Sırrı. Müjde Işık (Çev.). İstanbul: Özgür.